Wszystko ma swój cel... przyjaciółki, siostrzyczki, które kochają heroinę.
Her şeyin bir amacı var kız arkadaşlar eroini seven kız kardeşler.
I wreszcie to wszystko ma sens.
Şimdi mantıklı gelmeye başlıyor değil mi?
Wszystko ma swój początek i koniec.
Her şeyin başlangıcı, ortası ve bitişi vardır.
Kiedy byłem w szpitalu... myślałem, że to wszystko ma sens.
Hastanedeyken "Evet, bu çok anlaşılır bir şey" diye düşündüm.
Możemy ubrudzić sobie rączki, ale wszystko ma być gotowe do zmierzchu.
simdi isler biraz pislesebilir ama gün batimindan önce her seyi toparlamamiz lazim.
Co to wszystko ma ze mną wspólnego?
Bu meselenin benimle ne ilgisi var?
Potrzebuję wiary, że wszystko ma jakieś znaczenie.
Ben tüm bunların bir anlamı olduğunu bilmek istiyorum.
Na pewno nie rzuciłby na kolana żadnej królowej, ale mimo wszystko ma w sobie piękno.
Bu elbette kraliçelerin gözlerini kamaştırmaz ama yine de hayat ışıltısına sahiptir.
Wszystko ma w telefonie, nie ma do chuja odwrotu.
Hepsi telefonda. Artık kaçmak yok beyler. Geri dönüş yok.
Wolno ci więcej, bo też jesteś gliną, ale wszystko ma swoje granice.
Hey, polis olmanın vermiş olduğu ayrıcalığın da bir sınırı var.
Panie, nasz ojcze, władco wszechświata, źródło wszechrzeczy, wiekuista siło kosmosu, gdzie wszystko ma swój początek i koniec.
Tanrı, Babamız evrenin efendisi her şeyin kaynağı evrenin tükenmez gücü her şeyin başladığı ve bittiği yer.
Tommy lubi, gdy wszystko ma określony porządek...
Tommy her şeyin belli bir şekilde olmasını istiyor.
Bez względu na wszystko ma dotrzymać słowa.
Ne olursa olsun, çocuğumla ilgili verdiği sözü tutsun.
Na Zachodzie wszystko ma swoją cenę.
Batı'da her şeyin bir değeri vardır.
Wszystko ma jakieś konsekwencje, a Sekcja uczy je ignorować.
Yaptıklarımızın sonuçları vardır ve Bölüm sana, bunu görmezden gelmeyi öğretir.
To wszystko ma coraz mniej sensu.
Baktıkça daha da saçmalaşıyor. - Şuradaki numara ne ya?
/Szef powiedział, /że wszystko ma być zakończone.
Patron yarım kalan bir şey kalmasın diyor. - Anlaşıldı mı?
W tym jedzenie, prezenty od krewnych wszystko ma sprawdzić agent.
Yemek teslimatları, paket servisler temizlik, tamirat, hepsi nöbetçi ajanın kontrolüyle olacak.
Więc to wszystko ma pomścić Lestera?
Para uçmuş! Yani tüm bu olay Lester'ın parasını almakla mı ilgili?
Wszystko ma swój cel, nawet maszyny.
Her şeyin bir gayesi vardır. Makinelerin bile.
Ale kiedy walczysz na własnym podwórku, kiedy walczysz dla rodziny, wtedy boli trochę mniej i to wszystko ma trochę więcej sensu.
Ama kendi arka bahçesinizde savaşıyorsanız kendi aileniz için savaşıyorsanız daha az acı çekersiniz, en mantıklısı bu.
Wiesz, że wszystko ma wady, Haroldzie.
Her şeyin bir kusuru vardır. Bunu sen de biliyorsun, Harold.
Mimo to, wszystko ma swoją cenę.
Öyle olsa bile, her şeyin bir bedeli vardır.
Tylko pamiętaj, cokolwiek robisz, wszystko ma swoją cenę.
Sakın unutma her neyin peşindeysen, bunun bir de bedeli var.
Dostał go od moich rodziców na osiemnaste urodziny, by przypominał mu, że bez względu na wszystko ma nas.
18 yaşındayken, ailem ona bunu verdi. Ne olursa olsun yanında olacağımızı hatırlatmak için.
Na tym świecie wszystko ma swój bolesny tok.
Bu dünyada acı verici bir ilerleyiş vardır.
Wszystko ma swój powód, nawet jeśli czasem każe ci się zachowywać, jak przystosowany członek społeczeństwa.
Yaptığı her şeyin bir nedeni var. Bazen toplumun iyi yetişmiş bir bireyi gibi davranmanı gerektirecek olsa bile.
"Wszystko ma swój czas, i jest wyznaczona godzina na wszystkie sprawy pod niebem:
Her şeyin bir mevsimi vardır ve güneşin altındaki her amacın bir vakti vardır.
A teraz... jak to sam powiedziałeś, wszystko ma szansę na powrót.
Şimdiyse işte görüyorsun. Her şeyin bir geri dönüşü oluyor, değil mi?
Sądziłem, że to wszystko ma początek gdzieś indziej.
Her şey başka bir şeyden kaynaklanıyor sandım.
Może się wydawać, że sprawa ucichła, ale to będzie mi zawsze przypominać o tym, że wszystko ma swoją cenę.
Şu anda işler yatışmış gibi hissedilebilir ama bu daima bedelini ödeyeceğimiz, önümüzdeki sonuçlardan asla sıyrılamayacağımız seni, beni, S.H.I.E.L.D.
Myślisz, że to wszystko ma związek z Union Allied?
Ve bunların Union Allied'la bağlantılı olduğunu mu düşünüyorsun?
To wszystko ma wartość strukturalną kukurydzy.
Bu koca yer bir mısırın yapısı kadar değerli.
To wszystko ma jedno źródło, a w moim przypadku była nim moja rodzina w Zachodniej Wirginii.
Tüm bu şeyler bir yerde birleşti ve başladı, ve benim için bu şeyler ben ve ailemle beraber Batı Virginia'da birleşti ve başladı.
A co to wszystko ma ze sobą wspólnego?
Şimdi, tüm bu anlattıklarımın ortak noktası ne?
Jeśli zajrzymy tu za tydzień, będą kompletnie inne, Jeśli zajrzymy tu za tydzień, będą kompletnie inne, dynamiczne jak sieć i tak jak w sieci wszystko ma źródła, klikamy w link, i możemy znaleźć oryginał na Flickrze.
Bu videoyu bir hafta sonra gelip yeniden izlerseniz, tamamıyla farklı olacak, web gibi dinamik olacak ve web gibi kaynağına bağlı olacak, bağlantıya tıklayın ve doğruca Flickr'a gidip kaynak resmi görebileceksiniz.
Kiedy wszystko ma cenę, ma to destrukcyjny wpływ na poczucie wspólnoty, na poczucie, że wszyscy jedziemy na jednym wózku.
Herşeyin üzerine bir fiyat koymanın en aşındırıcı etkilerinden birisi ortaklık ile ilgilidir, hepimiz birlikte bu konunun içindeyiz hissi.
Jest także radiem, latarką, a ponad wszystko, ma naprawdę pojemną baterię.
Ayrıca bir radyo, hem de bir el feneri ve her şey bir yana, olağanüstü bir batarya ömrü var.
Wszystko ma tam związek z Wielkim Wodzem.
Oradaki her şey Büyük Lider'le ilgili.
Tak jak powiedział Bruce Mau, "Jeśli wszystko łączy się ze wszystkim, wtedy, na dobre i na złe, wszystko ma znaczenie".
Çünkü, Bruce Mau'nun da dediği gibi, "Her şey, başka her şeyle bağlantılı olduğu zaman, öyle ya da böyle, her şey önemli olur."
tak że wszystko ma pasować w określone miejsce.
Ve öyle ki, şimdi her şeyin denk düştüğü bir yer var.
(Śmiech) czym różnią się mózgi kobiet i mężczyzn? (Śmiech) Według tego poradnika mózgi facetów są jak gofry: wszystko ma swoją przegródkę.
(Gülüşmeler) Bu kişisel gelişim kitabına göre, erkeklerin beyni waffle gibidir, hayatlarını çeşitli kutulara bölünmüş olarak geçirirler.
7.3548710346222s
Pobierz naszą aplikację z grami słownymi za darmo!
Połącz litery, odkrywaj słowa i wyzwij swój umysł na każdym nowym poziomie. Gotowy na przygodę?